Meşhed'de düzenlenen bir törende konuşan General Selami, ''Bu teknoloji ile bir İHA herhangi bir noktadan 2 bin kilometre yol kat ederek hareketli veya belirli noktayı hedef alabilir. Daha güçlü teknolojileri bile elde ettik. Kuantum teknolojisinde diğer ülkelerin gerisinde değiliz'' diye belirtti.
Düşmanın konsantrasyonunu bozan bir lidere sahip olduklarını dile getiren General Selami, ''Devrim Lideri hem ülkeye güç kattı ve hem ülkenin gelişmesi için kapsamlı strateji ve yol tanıttı. Düşmanın saçmalamalarına ve bu saçmalamaları ülke içinde yayanlara kulak vermemeliyiz. Biz zafer yolundayız ve başarı için eksiğimiz yoktur. Bir büyük ekol, lider ve halk, düşmanla savaşında güçlenir ve biz bugün güçlüyüz'' ifadesini kullandı.
General Selami konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bize yönelik uygulanan küresel yaptırımlar, eğer herhangi diğer bir ülkeye uygulansaydı yaptırımları atlatması imkansızdı. Sorunlarımızın olduğunu biliyoruz ancak zirveye çıkmak zor iş. İslam güç olmadan egemen olamaz. Egemenlik içim güç oluşturmalı ve coğrafi sınırlarla kendimizi kısıtlamamalıyız. Biz her zaman düşmanın güç birliği ile karşı karşıya olduğumuz için güç alnını daha da genişletmeliyiz.
Bu doğrultuda Devrim'in işi Direniş Cephesi'ni genişletip yaygınlaştırmaktı. Şu an Lübnan'da oluşan direnişin bölgesel etkisi var. Suriye, Irak ve Yemen de böyle güçlere sahipler.
Düşmanın stratejisi değişmemiştir. Yaptırım, izolasyon için maksimum baskı, psikolojik operasyon, medya savaşı, kültürel salırı, iç istikrarı bozmak ve bölgede terörü patlatmak, düşmanın İslam Devrimi'ne karşı bazı eylemleridir.
Devrim'den önce İran, Batı jeopolitiğinde tanımlanıyor ve İran kralları diğr güçlerin siyasi piyonu gibiydiler. Bugn Batılılar ve bu ülkeye tekrar dönüp milli serveti yağmalamak isteyenler, despot ve kukla kralları temize çıkarmaya çalışıyor.
İslam Devrimi zafere ulaşıp bağımsızlık elde ettiğimiz ve Amerikalıların kaçmasından sonra bu ülke, Amerikan yetkililer için kızmı halı sermemiş ve onlar İran dışında her yere gitmiştir.
Bugünkü İran insanoğlu tarihindeki en büyük güçlerle 40 yıldır süren zor bir savaşımın ve cihadın özüdür. İslam Devrimi zafere ulaştığında dünya ekonomisinin yüzde 40'i ABD'ninken bugün bu oran yüzde 20'yi düşmüş durumda. Biz askeri bütçesinin 700 milyar dolar olarak tüm dünya ülkelerine denk gelen bir ülke ile karşı karşıyayız. Bütün bunlar nasıl bir ülkenin iradesini yok ettiğimizi ve askeri üssüne saldırdığımızı gözler önüne sermektedir.
İslam Devrimi'nin temeli inanç ve değerlerdir ve bu yüzden İslam Devrimi'nin geniş nüfus etki alanı olmakla birlikte dinamik ve ilerlemektedir.
Düşman İslam Devrimi'ni tanıyıp devletimizi kırmak için savaş dayattı ancak İran halkı direniş, imamlık ve vilayet mantığı ile direnerek zafere ulaştı. Onlarca şehit, gazi ve fedai ile bu savaşta zafere ulaştık. Bu ülke şehit, gazi ve fedailerin mücadelesi ile bu noktaya ulaşmıştır''.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz